Eğitim-Sen Kadın Sekreteri Nurcan Doğan Hasırcı, ‘Kadını birey olarak görmeyen, fıtratını eşitsizlik olarak niteleyen, tek tip yaşam biçimini dayatan söylem ve pratikler, ilan edilen OHAL ve KHK'ler eliyle meşru kılınmak isteniyor.’'KADINLARIN KAZANIMLARI HEDEFTE’ 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü nedeniyle Çorum Kadın Platformu tarafından bir basın açıklaması düzenlendi. Siyasi parti, sendika ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin de hazır bulunduğu basın açıklamasında Çorum Kadın Platformu adına konuşan Eğitim-Sen Kadın Sekreteri Nurcan Doğan Hasırcı,”25 Kasım 1960' da Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlüğe karşı demokrasi ve özgürlük mücadelesi yürüten Mirabel kız kardeşler diktatör Trujillo' nun askerleri tarafından tecavüz edilerek vahşice katledildiler. Erkek-devlet şiddetine karşı mücadelenin simgesi olan ve ''Kelebekler'' adıyla efsaneleşen üç kız kardeşin öyküsü bugün tüm dünyada adeta kelebekçesine kanat çırparak özgürlüğe uçmayı sürdüren milyonlarca kadının mücadelesine ışık tutuyor. Kadınlar dünyanın dört bir yanında; toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, ataerkil toplumsal şiddete, aile içi şiddete, gericiliğe, savaşa, militarizme, ırkçılığa ve faşizme karşı; kadın dayanışmasını örüyor, seslerini yükseltiyorlar” dedi.
‘KADINLARIN KAZANIMLARI HEDEFTE’ AKP'nin 15 yıl boyunca kadını değil aileyi korumayı önceleyen politikaları sayesinde kadının adının bakanlık başta olmak üzere pek çok yerden çıkarılmasıyla sonuçlandığını kaydeden Doğan, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Kadını birey olarak görmeyen, fıtratını eşitsizlik olarak niteleyen, tek tip yaşam biçimini dayatan söylem ve pratikler, ilan edilen OHAL ve KHK'ler eliyle meşru kılınmak isteniyor. Bugüne kadar çıkarılan 28 KHK ile 21 bin 409 kadın kamudan ihraç edildi. 1409 kadın akademisyen işinden edildi. On binlerce kadın emekçi adli idari soruşturmalara ve cezalara maruz kaldı. 91 belediyeye kayyım atandı. Kayyımların ilk icraatı kadın birimlerini kapatmak oldu. Belediye eş başkanları, kadın milletvekilleri, kadın insan hakları aktivistleri, kadın gazeteciler ve sendikacılar tutuklandı. KHK ile 11 kadın derneği ve 1 çocuk derneği kapatıldı. Eğitim Sen üyemiz Nuriye Gülmen'in ''işimi ekmeğimi geri istiyorum'' diyerek başlattığı açlık grevi hayati açıdan oldukça kritik bir aşamaya gelmiştir. Buna rağmen bulunduğu Ankara Numune Eğitim Ve Araştırma Hastanesi mahkûm koğuşunda sağlıksız koşullarda ve zorla tutulmaya devam etmektedir. Buradan bir kez daha Nuriye Gülmen'in tutukluğuna son verilmesini, Nuriye ve Semih başta olmak üzere ihraç edilen tüm emekçilerin görevlerine iade edilmesini talep ediyoruz.” ‘GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ’ Yeni rejimin, kadının emeği, bedeni ve kimliği üzerinden kurma çabası içerisinde olduğunu ve kadınlara ise mutlak itaatin dayatıldığını dile getiren Doğan, “Toplumsal yaşamı baştan aşağı dinselleştirerek kadını kamusal alanlardan uzaklaştıran, sosyal politikaları diyanet eliyle dizayn eden, laik-seküler yaşamı yok eden ve kadın kazanımlarını hedef alan düzenlemeler, kadınların rızası olmadan zorla yasalaştırılıyor. Sürekli olarak kadınların nasıl yaşayacağına dair fetvalar yayınlayan müftülere resmi nikâh kıyma yetkisi verilmesi, cinsel istismarda rıza yaşını 12'ye düşüren düzenlemeler, boşanmaları engelleyen arabuluculuk uygulaması, müfredat değişikliği başta olmak üzere eğitimin dinselleştirilmesi politikaları ve daha pek çok örnek, AKP'nin yasalar eliyle kadınlara dayattığı yaşamın sınırlarını çok net ortaya koyuyor. Kadınları söz, yetki ve karar mekanizmalarından dışlayan, toplumdan soyutlayan uygulamalara karşı biz kadınlar tüm renklerimizle, bulunduğumuz her yerde sesimizi yükseltmeye, isyanımızı büyütmeye, buyurduğunuz itaati reddetmeye ve düşlerini kurduğumuz eşit ve özgür yaşamın gerçekleşmesi için mücadeleye kararlılıkla devam edeceğiz” dedi.(BSGMEDYA) |
717 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |