• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

NÖBETÇİ ECZANELER
ULUSAL GAZETELER

Kentimizdeki havakirlilik değerlerinin Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) normal kabul ettiği değerlerin çok üzerinde çıkması kaygılandırıyor..

ÇORUM'UN HAVASI
S.O.S.
VERİYOR!






30 Aralık 2016/ Türkiye’nin 80 ilindeki hava kirlilik düzeyi Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) normal kabul ettiği değerlerin çok üzerinde. Sadece Çankırı’da kirlilik oranı normal değerlerin altında kalıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'
nın kabul ettiği sınır değerleri, örgütün hava kalitesi rehberlerinde yer alan sınır değerlere göre çok yüksek.

Dünya Sağlık Örgütü hava kirliliği için “görünmez katil” tanımını kullanıyor. Her yıl 7 milyondan fazla insanın ölümünden hava kirliliği sorumlu tutuluyor. Örgütün verilerine göre, akciğer kanserine bağlı ölümlerin yüzde 36, KOAH’a bağlı ölümlerin yüzde 35’i, inmeye bağlı ölümlerin yüzde 34’ü ve kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 24’ünün sorumlusu yine hava kirliliği. Halen hava kirliliği ölçümlerinde Dünya Sağlık Örgütü, AB ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın standart değerleri olmak üçere 3 farklı standart var.

Örgütün standart değerlerine göre Türkiye’de hava kirlilik oranının yıllık ortalaması normal değerlerin altında kalan yani havası temiz tek il Çankırı.

AB kriterlerine göre temiz il sayımız 18. Bakanlık kriterlerine göre değerlendirildiğinde havası temiz il sayısı 41’e çıkıyor.


KİRLİLİK GİDEREK ARTIYOR

Türk Toraks Derneği Hava Kirliliği Görev Grubu Başkanı Doç. Dr. Haluk Çalışır, Türkiye’de hava kirliliğinin sonyıllarda giderek attığını söyledi.

Türkiye’de 2012 verilerine göre yılda yaklaşık 32 bin 670 kişinin hava kirliliğine bağlı yaşamını kaybettiği tahmin ediliyor (TUİK’e göre aynı yıl toplam 375 bin kişi öldü). Doç. Dr. Çalışır, Türkiye’de yalnızca kömürlü termik santrallerinin neden olduğu hava kirliliği nedeniyle her yıl en az 2 bin 876 erken ölüm, 4 bin 311 hastaneye yatış ve 637 bin 643 işgünü kaybı yaşandığını belirtiyor.


Halen 187 hava kirleticisinin tanımlı olduğunu belirten halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, bunlardan beş temel kirleticiyle Ulusal Hava Kalitesi İndeksi’nin hesaplandığını hatırlattı.

Ancak Türkiye’de 2015 yılı verilerine göre yalnızca iki temel kirletici kükürtdioksit (SO2) ve partikül maddelerin (PM10) tüm illerde ölçüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Pala, “Geriye kalan üç temel kirletici karbon monoksit, azot dioksit ve ozon yurt çapında yaygın olarak ölçülemiyor. Ayrıca ülkemizde kabul edilen sınır değerler, Dünya Sağlık Örgütü hava kalitesi rehberlerinde yer alan sınır değerlere göre çok yüksek” dedi.


KANSER YAPIYOR

Dünya Sağlık Örgütü ve kısa adı IARC olan Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı’na göre dış ortam hava kirliliği, Grup 1 kanserojen etken. Yani insanlarda kanser yaptığı kanıtlanmış.

Hava kirliliğinin en önemli bileşeni olan partikül madde de ayrıca tek başına kanser yapıcı olarak ilan edildi ve Grup 1’e eklendi. Hava kirliliğinin öncelikli çevre sorunu olduğu bölgelere 80 yeni termik santral geldiğini belirten Doç. Dr. Çalışır, şunları söyledi: “Termik santrallerinin yol açtığı kirlilik de  akciğer kanseri, KOAH, astım, akciğerde sertleşme, bronşit, sık solunum yolu enfeksiyonları, kalp krizi, yetmezliği ve ritm bozukluğu, inme,Alzheimer, gebelik diyabetine yol açıyor. Ayrıca çocuklarda akciğer gelişimini bozuyor, otizme zemin hazırlıyor. Sperm üretimini bozuyor” (Hürriyet)




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

BİR KİTAP

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI