Pak Medya İş Sendikası, Türkiye’de basın tarihinin en büyük kıyımı yaşandığına dikkat çekerek, son 6-7 aylık bir süreçte 2 binden fazla basın emekçisinin kış ortasında işsiz kaldığını açıkladı.

Pak Medya İş Sendikası, Türkiye’de basın tarihinin en büyük kıyımı yaşandığına dikkat çekerek, son 6-7 aylık bir süreçte 2 binden fazla basın emekçisinin kış ortasında işsiz kaldığını açıkladı.

Konuyla ilgili açıklama yapan PAK MEDYA İŞ Sendikası Başkanı İsmail Topçuoğlu'nun açıklamaları şu şekilde;

Türkiye'de basın tarihimizin en büyük kıyımı yaşanmaktadır. Son 6-7 aylık bir süreçte toplu işten çıkarmalar hızlanmış, yazılı ve görsel basında yaklaşık 2000'den fazla basın emekçisi “kış ortasında” işsiz bırakılmıştır. İktidarın medyaya yönelik baskıları sebebiyle ardarda gelen işten çıkarmalar sebebiyle gazeteci/'>gazeteciler ev kiralarını, çocuklarının eğitim giderlerini ve kredi-karti/'>kredi kartı borçlarını ödeyemez hale geldi.

Basın emekçilerine yönelik kıyımları hatırlayacak olursak;

26 Ekim 2015'te Bugün ve Millet gazeteleri ile kanalturk/'>Kanaltürk ve Bugün TV televizyon kanallarına kayyım atandı. Söz konusu dört medya kuruluşu bugün kapanmış durumda. Bu medya kuruluşlarında çalışan 600'den fazla basın emekçisi işsiz bırakıldı. İşten atılanların önemli bir kısmına mesnetsiz suçlamalar ileri sürülerek tazminatları dahi verilmedi, işsizlik maaşından yararlanması engellendi.

4 Mart 2016 tarihinde İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği talebiyle zaman-gazetesi/'>Zaman Gazetesi ve haftalık Aksiyon dergisine kayyım atandı. 7 Mart 2016 tarihinde de İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği Cihan Haber Ajansı ve Reklamcılık AŞ'ye üç kayyum atanmasına karar verdi. Bütün bu medya kuruluşlarından bugüne kadar 200 civarında medya çalışanı işsiz kalmış durumda. Halen işine son verilmeyen muhabirlerin pek çoğu ise mobbing ve baskılara maruz kalmaktadır. Çalışmaya devam eden muhabirlerin aylık yemek iaşelerine (multinet) de el konulmuştur.

Haksız ve hukuksuzca TÜRKSAT uydusundan çıkarılan Samanyolu Televizyonu, SHaber, Dünya TV, Yumurcak TV, Mehtap TV, Hira TV, Burç FM gibi yayın kuruluşlarını içerisinde barındıran Samanyolu Yayın Grubu'nda da 800'den fazla medya çalışanı işinde olmuştur.(Özgür Düşünce)

İşçi kıyımı, sadece bu medya kuruluşlarıyla da sınırlı değil. 2016 Şubat itibariyle Star gazetesi, kanal-2/'>Kanal 24, Akşam, Güneş ve 360 kanallarının da içinde bulunduğu Star Medya Grubu'nda toplam 160 kişinin işine son verildi.

Yine Türkiye'nin en önemli spor kanallarından Ntvspor'da işten çıkarılan basın emekçisi sayısının 50'yi geçtiği söylenmektedir.

28 Mart 2016 itibariyle 2 yıl önce basılı gazete olarak yayımlanmaktan vazgeçerek yayınlarına internetten devam etme kararı alan Radikal gazetesinin internet sitesi “radikal.com.tr” de kapandı. Burada çalışan yaklaşık 15 internet medyası çalışanı da işsiz kaldı.

Türkiye'de basın özgürlüğü fiilen tamamen yok edildiği gibi, basın çalışanları da başta işlerini kaybetmek olmak üzere tarihin en ağır baskı, zulüm ve hukuksuzluklarına maruz bırakılmaktadır. Halen yürürlükte olan yasalar çerçevesinde yayın yapmakta olan özgür ve bağımsız medya kuruluşlarına hukuksuz şekilde el konulmakta, yok edilmektedir.

Bugün basın emekçilerinin işsiz kalmasına neden olan uygulamalar ve bu uygulamaların mimarları, icracıları Anayasa'nın medya özgürlüğü ile ilgili 30. maddesini açıkça ihlal etmektedir. Söz konusu bu madde son derece açık şekilde basın kuruluşuna suç aleti olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemeyeceğini, basın kuruluşlarının işletilmekten alıkonulamayacağını söylemektedir.

Anayasa'nın bu düzenlemesine rağmen bir yandan kayyım kıyımları devam etmekte diğer yandan çeşitli medya kuruluşlarında muhalif kimliğe sahip gazeteci/'>gazetecilerin işlerine son verilmekte, fikir özgürlüğü de fiilen ortadan kaldırılmaktadır.

Bütün bu hak ihlalleri ve hukuksuzluklara karşı emekçiler meşru mücadele haklarını kullanmalıdır. Bu haklar öncelikle, uğradıkları tüm hukuksuzlukları yargıya taşımak ve her platformda demokratik tepkilerini ortaya koymaktır. Bunun için de güçlü bir sendikal örgütlenmeye belki basın tarihimizde olmadığı kadar ihtiyaç vardır. Nerede çalışıyor olursa olsun, görüşü, düşüncesi, inancı, kökeni ne olursa olsun, bütün basın emekçilerini, meşru demokratik müşterekler ve örgütlü hak mücadelesi ekseninde sendikalara katılmaya çağırıyoruz.

Biz Pak Medya İşçileri Sendikası olarak, bu süreçte işine son verilen çok sayıda arkadaşımızın davalarını üstlendik. Basın emekçilerine, başta ücretsiz avukatlık hizmeti olmak üzere her türlü demokratik desteği sağlıyoruz, sağlamaya da devam edeceğiz. (Özgür Düşünce)

Yorumlar