İYİ Parti Çorum İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, çiftçilerin son 18 yılda 45 kat borçlandığını söyledi.
4 Mayıs 2021 İYİ Parti Çorum İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, çiftçilerin son 18 yılda 45 kat borçlandığını söyledi. AK Parti Milletvekili Ahmet Sami Ceylan’ın Çorum’a tarım alanında verilen destekleri karmaşık bir şekilde açıkladığını vurgulayan Özsaçmacı, “Sayın Vekilimiz verileri tam toparlayıp sunamasa da ben o istatistikleri kısaca şöyle ifade edeyim; İktidara geldiklerinde 37 milyar olan tarımsal üretim 6 kat artmış. Peki, çiftçinin durumu ne olmuş? Üretim parasal olarak 6 kat, borç ise 45 kat artmış” dedi. AK Parti’nin pandemi sürecinde de tarımsal ithalata devam ederek ülke tarımını dışa bağımlı hale getirmeye devam ettiğini ifade eden Bekir Özsaçmacı, “Dünya pandemi karşısında yerinde tarımsal üretim yapmaya çalışırken, AK Parti döneminde tarımsal ithalata 111 milyar dolar ödeme yapıldı. 2006 yılında çıkarılan Tarım Kanunu'na göre destekler milli gelirin yüzde 1'inden az olamaz denmesine rağmen bu destek verilmedi. 2006 yılından bugüne kadar 318 milyar TL verilmesi gereken desteğin sadece 142 milyar TL'si verildi. Çiftçinin 176 milyar TL alacağı var” diye konuştu. Türkiye’nin tarım ürünleri ithalatı için ödediği bedelin tarıma verilen desteklerin iki katına ulaştığının altını çizen Özsaçmacı, “Destek alamayan, ithalat baskısı altındaki çiftçiler para kazanamadığı için çiftçiliği bırakıyor. Tarım tahmin edilmeyecek kadar kötü bir yere gidiyor. Halkımızın gıda egemenliği tamamen yabancı ülkelere teslim ediliyor. 2002 yılında 2 milyon 780 bin çiftçinin toplam borcunun 3 milyar TL civarında iken, 18 yılda 654 bin kişi azaldığı halde çiftçi borçlarının bankalara 188 milyar, Tarım Krediye 12 milyar TL olmak üzere toplamda 180 milyar TL’ye çıktı. Çiftçinin girdi maliyetlerinin artarken, mazot, gübre ve hayvancılık desteklerinin 2021 bütçesinde düşürüldüğü görülmektedir” şeklinde konuştu. Türkiye’de tarımda yaklaşık olarak 3 milyar litre mazotun kullanıldığına dikkat çeken Bekir Özsaçmacı, “6,5 liradan 21 milyar ne yazık ki çiftçi mazota para ödüyor. Toplam bütçeden ayırdığınız para ne kadar? 22 milyar. Yani koca Türkiye Cumhuriyeti, 1 trilyon 360 milyar TL’lik bir bütçe. Bakan övünüyordu, ‘277 milyar TL tarımsal gayrisafi millihasıla’ diye. Ama çiftçiye ayrılan para sadece 22 milyar. Bu 22 milyar da ne biliyor musunuz? Çiftçinin cebinden mazota verdiği yıllık para” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin tarımsal üretimde, hayvancılık ve bitkisel üretimde açıktan ithalatçı olduğunu dile getiren Özsaçmacı, “AK Parti’nin 18 yıllık iktidarı döneminde 112 milyar dolarlık ithalat, 82 milyar dolarlık ihracat yaptığı görülmekte. AKP döneminde 70 milyon ton buğday, 4,5 milyon ton arpa, 22 milyon ton mısır, 5,6 milyon ton pirinç, 3,5 milyon ton kırmızı mercimek, 11,5 milyon ton ayçiçeği, 14 milyon ton pamuk ithal edildiği görülmektedir. Değerli hemşerilerim, özetle; 20 milyon dolarlık saman ithal etmişsiniz. Bu coğrafyada saman ithal eden iktidar çökmüş iktidardır. Bu coğrafyada patates ithal eden iktidar çökmüş iktidardır. Bu coğrafyada büyükbaş, küçükbaş et ithal eden iktidar çökmüş iktidardır. Bu ülkeye ihanet ediyordur. AK Parti iktidarında köylerin tüzel kişilikleri yok edilerek mahalleye dönüştürülmüş; köyler, otlak ve meralar piyasaya açılmış, tarım toprakları yağmalanmıştır. Çiftçilerimizin kullandığı gübre, mazot, yem gibi temel girdilerin fiyatlarındaki artışlar, ürün fiyatlarındaki artışların çok üstünde gerçekleşmiştir. Girdi fiyatları dört katına çıkarken, ürün fiyatları ancak iki-üç katına çıkabilmiştir. AK Parti’nin Tarım Bakanı ‘Ne oldu bizim köylerimize; niye biz güzel meralarımızı terk ettik?diye sormaktadır. Cevabını biz verelim; uygulanan yanlış tarım politikaları yüzünden tarım giderek çiftçimizin geçimini sağlayabilecek bir ekonomik faaliyet olmaktan çıktığı için çiftçimiz tarımdan kopmuş; köyler, tarlalar, meralar boş kalmıştır. Çare çiftçiden yana politika! Türkiye tarımdaki mevcut potansiyelini değerlendiremiyor. Çiftçisini desteklemiyor, yeterince üretemiyor, insanını doğru ve dengeli şekilde besleyemiyor, ihracatını artıramıyor, ithalatını düşüremiyor. Çünkü tüm bunlar, ancak üretim maliyetlerinin düşürülmesi; destekleme araçlarının doğru ve amaca uygun olarak kullanılması; üretim planlaması yapılması; emekten, çiftçiden, üretimden yana istikrarlı politikalar uygulanması ile gerçekleştirilebilir” değerlendirmesinde bulundu. /BSGMEDYA |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |