İYİ Parti Çorum İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, siyaseti farklı bir bakış açısıyla değerlendirdi.
-
- 'BUGÜN SİYASETTE
- SOSYOLOJİ DEĞİŞİYOR
- Z KUŞAĞI BAMBAŞKA
- ŞEYLER HİSSEDİYOR'
-
6 Mart 2021
İYİ Parti Çorum İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, siyaseti farklı bir bakış açısıyla değerlendirdi.
Değerlendirmesinde; ‘Birçok siyasi figür hem genelde hem de yerelde bulunmakta, günümüz şartlarını ve çözüm önerilerini sürekli yenilemek durumundayız.’ diyen İYİ Parti İl Başkanı Bekir Özsaçmacı, bugün sosyolojinin değiştiğini, Z kuşağında bambaşka şeyler hissettiğine dikkat çekti.
Özsaçmacı’nın değerlendirmesi şöyle:
‘Cümleler doğrudur sen doğru isen Doğruluk bulunmaz sen eğri isen İşsizliğin ülke tarihin en yüksek seviyesine yükseldiği, zengin-fakir arasındaki makasın gittikçe açıldığı, her gün bir yoksulluk kaynaklı intihar haberi aldığımız şu dönemde şehir nüfusunun da, eğitim seviyesinin de anlamının azaldığı bir gerçek. Kenarın da merkezin de yoksullukta birleştiği bir dönemde onlarla ‘duygudaşlık’ kuran, onların yaşadıklarını hisseden, onlara umut olan sahici söylemin ve araçların toplumda karşılık bulmasının kaçınılmaz olduğu görüldüğünden partimize, genel başkanımıza çeşitli hakaretlerin yerelde de yapıldığını görmekteyiz. Siyasi üslubu mafya jargonu ile birleştirip çirkin dil kullanılarak bizlere saldırılmaktadır.
Bu şekil seviyesizliklere inmeden düşünce merkezli değerlendirmemdir.
“Bir zelzelenin içindeydik. Ne kanun-u kadim kalmıştı, ne Eksi totaler. Köprüler atılmıştı, geriye dönülmezdi artık. Yaşamak için yenileşmek lazımdı. Nereden ve nasıl başlayacaktık? Çağ bir arayış humması içindedir... Kah bedbin, kah ümit dolu. İlk defa olarak sınıf-ı ulema parçalanıyor, çevresine yeni teklifler sunan bir intelijansiya doğuyordu.” diyor Cemil Meriç..
Bu arada kalmışlığı çeşitli dönemler ve düşünce tarihleri ile değerlendirdiğimizde, siyasi söylem ve önerileri olmayanların çirkin üsluplarına onların devrelerini yakacak şekilde tespit ve önerilerim felsefe dünyasından verecek olursak Herakleitos’un siyaset anlayışı şimdilik yeterlidir sanırım; Bir zamanlar Efes’te de Perslilerin baskısı vardı. Persliler devamlı bir şekilde batıya doğru hareket etmekte ve bu yayılmacı politikası hızlanmaktaydı.
Bu nedenle Efes’te siyasi bir huzursuzluk hâkimdi. Şehir aristokrasi ve demokrasi yanlıları arasındaki tartışmalara şahit oluyordu. Bu tartışmalar bazen yönetimleri yıkacak kadar güçleniyordu. Herakleitos demokrasiden ziyade aristokrasi yanlısıydı. O bazı yazılarında demokrasiyi şiddetli bir şekilde eleştirirdi. Fakat demokrasi yanlılarının Aristokrasi yönetimi yıkması sonucu siyasi konulara uzak durmaya başlamıştır. Aslında bu olay onun sadece siyasete değil yaşamı ilgilendiren birçok konuya uzaklaşmasına neden olmuştur. Bu olaylar onun ruhunda derin etkisini bırakmıştır.
Tahlil ve tespitleri yaparken günümüz çirkin siyasi üslup şahıslarını şu şekilde anlıyorum; Bilmediğini bilmiyor olmamanın boşluğunda geniş bir alanları var. O nedenle tavsiyemdir, İnsan bilmediğine muhtaç değildir. Muhtaç olmadığından heyecan duymaz ve heyecan duymadığına talip olmaz.
Birçok siyasi figür hem genelde hem de yerelde bulunmakta, günümüz şartlarını ve çözüm önerilerini sürekli yenilemek durumundayız. Bugün sosyoloji değişiyor ve Z kuşağı bambaşka şeyler hissediyor, farklı tarzda değerlendirip farklı görüş ortaya koyabiliyor. Daha önceden de tüm toplumun özünde göğüslediği maddî/manevî acılar maalesef bugün de tazeliğini koruyor. Bu yüzden bütüne baktığımızda oluşturulan popüler hayatla barışık olan şekil, toplumun her kesiminde olduğu gibi, siyasî hayatta da kendisini göstermeye devam ediyor. Ve rahmetli Müslüm Gürses’in Nilüferi tercüman oluyor. “Zamanın eli değdi bize. Çoktan değişti her şey. Aynı değiliz ikimiz de….”
Şunu bilmekteyim ki geçmiş dönemimizin Mehlika sultana âşık gençleri düşünce dünyamızın içerisinde. Ama kendi dönemimizin Yedi genci kim? Neler yapmaktalar? Nelerde yorulmakta, hangi sokaklarda kaybolmaktalar. Yazıların ve şiirlerin, bazen, gerçek hikâyeleri vardır.
Bir şiirin hikâyesi, günümüze kadar açığa çıkmadıysa ya çok iyi korunduğundan ya da gerçek bir hikâyesi olmadığındandır. Biz o hikâyeyi keşfedenleriz, düşünce dünyasında fethe koşanlarız.’/BSGMEDYA
|