Eğitim Sen Çorum Şube Sekreteri Sema Yılmaz, 'Çocuklara kötü muamele ve çocuk istismarı' konulu bir yazı kaleme aldı
-
- ÇOCUK İSTİSMARI,
- YASALAR VE YAŞANANLAR
-
- Sema YILMAZ
- Eğitim Sen Çorum
- Şube Sekreteri
- 9 TEMMUZ 2020
-
- Bir çocuğa bir yetişkin tarafından fiziksel ya da psikolojik olarak kötü davranılmasıdır. Ayrıca çocuklara kötü muamele, çocuk istismarı ve ihmali ile çoğu zaman aynı anlama gelir.
-
- Çocuk Koruma Kanunu Madde 3-
- Bu Kanunun uygulanmasında;
- “ a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını doldurmamış kişi” olarak tanımlanır.
-
-
- TÜRK CEZA KANUNU
- Çocukların cinsel istismarı
-
- Madde 103- “Cinsel istismar deyiminden;”
- 1- a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
-
- b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır.
-
- 2- Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.
-
- 3-Suçun;
- a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
- b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
-
- c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,
-
- d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
-
- e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
-
- 4- Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
-
- 5- Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
-
- 6- Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.
-
-
- Reşit olmayanla cinsel ilişki
- MADDE 104
- 1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
-
- 2)- Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
-
- 3) Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur. Bu istismar ve ihmalin açıklanması konusunda birçok ülke yönetimi kendi yasal tanımını yapmıştır, nelerin çocuklara kötü davranma olarak tanımlanacağına kendi yasa ve ceza kanunlarında değinilir.
-
- Dünya Sağlık Örgütü çocuk istismarını şöyle tanımlar:
- “Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek uygulanan tüm davranışlar çocuğa kötü muameledir."
-
- Lanzarote Sözleşmesi’nde
- Çocuk cinsel istismarı:
- “Bu, bir yetişkinin bir çocukla cinsel eylemlerde bulunmasını ifade etmektedir. Bir çocuk ulusal yasalarda belirlenen cinsel olgunluk yaşına erişmiş olsa bile, eğer yetişkin zorlama, güç veya tehdit kullanırsa veya yetişkin güven duyulan konumunu, yetkisini veya nüfuzunu suistimal ediyorsa veya özellikle savunmasız bir çocuktan faydalanıyorsa bu durum hala cinsel istismardır.”
-
- Türkiye Cumhuriyeti anayasası 41. maddesinde “Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır” hükmüyle bir çerçeve çizmiştir.
-
- Türk Ceza Kanunu 77. maddesinde çocukların cinsel istismarını "İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar" kapsamında değerlendirmiştir.
-
- Cinsel istismara maruz kalan çocukların yaşa göre dağılımları incelendiğinde; %30'unun 2-5, %40'ının 6-10, %30'unun 11 - 17 yaş grubunda olduğu görülmektedir.
-
- Bir başka deyişle olguların %70'ini küçük yaş grubu oluşturmaktadır. İstismarcıların % 96'sı erkek, % 80'i de çocuğun tanıdığı birisidir.
-
- Dünyada çocuk istismarı %1 ila %10 arasında değişirken, Türkiye'de bu oran %10 ila % 53 arasındadır.
-
-
-
- ÇOCUK İSTİSMARI TÜRLERİ
- Fiziksel istismar: çocuğun fiziksel zarar görmesiyle ortaya çıkar. Genelde ebeveynden zarar gören çocuğun tıbbi yardıma geç başvurulması ve eski yaraların çokluğu ile anlaşılabilir. Fiziksel istismarın yinelenme oranı % 20'dir.
-
- Türkiye’de yapılan bir araştırma sonucuna göre fiziksel istismar en sık 4-6 yaş arasında olmakta ve erkek çocuklar kız çocuklara göre daha fazla istismara maruz kalmaktadırlar.
-
- Cinsel istismar; Çocukların cinsel yollarla istismar edilmesidir. İntihar girişimi, okuldan kaçma, asosyal davranış bozuklukları en önemli belirtilerdir.
- Çocuk cinsel istismarı en sık 6-10 yaş arasında görülmektedir. İstismara uğramada kız çocukların oranı erkek çocukların oranına göre daha yüksektir.
-
- Duygusal istismar; Çocuğun psikolojik olarak sözel yolla istismar edilmesidir. Azarlama, hakaret etme, küçümseme, tehdit etme, suçlama, çocuğa küsme, yokmuş gibi davranma, çocukla alay etme duygusal istismarlardan bazılarıdır. İstismar tiplerinden biri tek başına olabileceği gibi, birden fazlası aynı çocukta var olabilir. Özellikle duygusal istismar hemen hemen her zaman diğer istismar tipleriyle beraber görülür.
- Duygusal istismar sonucunda çocuk davranışlarında fazla saldırganlıktan edilgenliğe kadar aşırılıklar sergiler. Çocuk gecikmiş fiziksel, duygusal veya entelektüel gelişim gösterir.
-
- Bilerek zarar verme; Tipik olarak anneler sorumludur. Anne ya da babanın çocuğa bilerek isteyerek zarar vermesidir. Bu davranıştan sonra genellikle tıbbi yardım alırlar.
-
- ÇOCUK İSTİSMARI NEDENLERİ:
- * İstismarı yaşayan çocuğun ailesinde çatışma, mutsuz evlilik ve sözlü şiddetin varlığı.
- * Üvey anne veya baba.
- * Aile içerisinde eşit karar alma dağılımının olmaması.
- * Ailenin yaşadığı ekonomik ve ani değişimler etrafında doğan sıkıntılar.
- * Ailelerin toplumsal organizasyonlara karşı kayıtsız kalması.
- * Geleneksel aile yapısı ve fiziksel cezalandırmalar.
-
-
- ÇOCUKLAR NELER
- YAŞADIKLARINDAN
- NEDEN BAHSETMEZLER?
-
- * Kendilerine inanılmayacağını düşünebilirler.
- * Başlarının belaya gireceğinden korkabilirler.
- * İstismarcının tehdidinden korkabilirler.
- * İstismarcıyı korumak isteyebilirler, istismarcıyı sevebilir ama yaptıklarını sevmezler.
- * Nasıl anlatılacağını bilmeyebilirler.
- * Cinsel şiddet içeren davranışların yanlış olduğunu bilmeyebilirler.
-
- * Arkadaşları tarafından dışlanmaktan korkabilirler.
- * Homofobik bir çevrede yetişti iseler, homoseksüel olarak adlandırılmaktan korkabilirler.
- * Büyükleriyle (otorite ifade edenlerle) cinsel konuları konuşmaktan utanabilirler.
- * Gammaz olarak adlandırılmak istemeyebilirler.
- * İyi çocukların cinsellikle ilgili sözcükleri kullanmamaları gerektiği kendilerine söylenmiş olabilir.[1]
-
- Cinsellik ve/veya cinsel taciz/istismar hakkındaki bilgisizlikleri sebebiyle yapılanı kavrayamayabilirler, nasıl adlandırıp anlatacaklarını bilemezler, bocalarlar.
- Kendilerine yapılanı engellemeye çalışmadıklarından suçluluk duygusuna kapılıp sessizleşebilirler.
-
- İstismarcının yaşı ve/veya aile içinde iktidar konumunda bulunuşu sebebiyle ona mutlak güven duyup itaat etmeleri gerektiğine inanıyor olabilirler.
-
- Çocuk olduklarından cinsel istismarı merak etmelerinin, oyunlaştırarak öğrenmeyi denemelerinin doğal olduğunu, bunun kendilerinin suçlu olduğu anlamına gelmediğini düşünemeyebilirler.
-
- Eğer istismar sırasında cinsel olarak uyarıldılar, zevk aldılar ise istismarcının yaptıklarının kendi rızaları ile gerçekleştiğine inanabilirler.
-
- Bir dönem bahsetmiş ve kendilerini suçlayan, dışlayan, yaşadıklarına istismarcı açısından bakıp çocukla empati kurmayı reddeden, küçümseyici, aşağılayıcı, acıyan vb. tepkilerle karşılaşmış olabilirler, yanlış tepkiler anlatma korkularını katlayabilir.
-
- Cinsel istismarı anlattıkları kişiler tarafından, tekrar istismara uğramaktan korkabilirler.
- Cinsel istismar anında kilitlenip kendilerini dış-iç tepkilere kapamış iseler, istismarın sözünü etmeyi denerken de aynı şekilde bir tepkilenme yaşayarak engellenebilirler.
-
- Şiddet, cinsel şiddet, cinsellik hakkında yeterli bilgiye sahip olsalar dahi yaşadıklarını cinsel istismar olarak adlandırmaktan korkabilir, özellikle istismarcıları bir yakınları ise yaşadıklarından emin olmakta zorlanabilirler.
-
- Yapılan eylemin aşağılayıcı, baskılayıcı niteliğinden dolayı utandıklarından saklanabilir /saklayabilirler.
-
-
- Son günlerde;
- Çorum’da ne yazık ki çocuklara yönelik istismar vakalarında bir artış dikkati çekmekte.
- Yakın tarihlerde İskilip ilçesinde 8 yaşındaki kız çocuğunun cinsel istismara maruz kalması ve Kargı ilçesi Müftülüğünde yaşanan olaydan sonra, 6 çocuğun da istismar edilmesi yakın tarihteki örnekler.
-
- Bu artışın sebebi, bu zamana kadar görmezlikten gelinerek sessiz kalınması mı, yoksa duyarlığın artarak vakaların basına ve kamuoyuna yayılmasından mı?
-
- Sebep her ne olursa olsun vakaların gündeme gelmiş olması, mağdur çocukların korunması ve iyileştirilmesi için gereken önlemlerin alınması gerekiyor. Cinsel istismar vakalarında faillerin gerekli cezaları almaları, sonradan oluşabilecek yeni vakaların oluşmasına engel olacaktır. Ancak bu tür davalar da mağdur olandan yana değil, mağdur edenden yana bir düzen işlemekte.
-
- İçinde yaşanılan yerin, şehrin adı olumsuz anılmasın, geniş anlamda fail ya da faillerin saygınlığına zarar gelmesin dar anlamda cinsel istismar vakalarının üstünün örtülmesine hatta bilenler tarafından sağır ve dilsizi oynamalarına neden olmakta.
-
- Faillerin, sosyal çevresi,mevkii, makamı bu vakalarda cezasızlığa neden olmakta.Mağdur olanın yaşının küçük olması, korkması, tepki almaktan çekinmesi, kendisini ve yaşadığı olayı ifade edememesi failleri güçlü kılmakta.
-
- Yukarıda sayılan etkenler ve adaletin geç işlemesi, cezasızlığı getirmekte.
-
- Meclis'e 4 yıl önce Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından sunulan bir önergede 16 Kasım 2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçlarında 'mağdurla failin evlenmesi durumunda' hükmün geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesi kararı yer almış, daha sonra geri çekilen önergenin "töreden kaynaklı" durumların giderilmesi amacını taşıdığı ileri sürülmüştü.
-
- Covid-19 salgını sebebiyle tutuklu ve mahkumların olumsuz etkilenmemesi için yapılan infaz yasa teklifi kapsamında cinsel istismara yönelik suçlarda kapsam içinde dışında tartışmaları yaşandı. Metnin ortaya çıkmasının ardından sosyal medyada çok sert tepkiler yükseldi.
- Başta kadın ve çocuk hakları örgütleri olmak üzere çok sayıda kurum ve kişi “Çocuk istismarının affı olmaz” sloganıyla tepki gösterdi.
- Bu günlerde yeniden gündeme gelen ve çok az kişiye yarar sağlayacak cinsel istismar suçlarına getirilecek aflarda doğabilecek sonuçlar; gelecekte faillerin bekar olması gözetilerek tecavüzcüsü ile evlendirilmelerinin yolu açılabilir, cinsel istismarcılara ve kadın cinayetlerine tam destek anlamına gelir, Türkiye’de kız çocuklarının 13 yaşından itibaren cinsel saldırıya ve zorla evlilik şiddetine maruz bırakılmasının “yasal zemini” hazırlanmış olur.
-
- Çocuklar cinsel obje değildir, evlilik kurumunun tarafı olmamalıdır. Çocukların cinsel istismarına neden olan faillere getirilecek af çocuğun üstün yararına aykırıdır. Yasal düzenlemelerle meşrulaştırılmasına izin verilmemelidir.
-
- Bu tür girişimler, yaratılan fiili durumlar ve fiili duruma yasal kılıf oluşturma çabaları taraf olunan çocuk ve kadın haklarına ilişkin uluslararası sözleşmelere aykırıdır, bu sözleşme hükümlerinin ihlal edilmesi de ayrıca suç teşkil etmektedir. Cinsel istismar da dahil olmak üzere çocuklara yönelik her tür istismarın suç olduğu, cinsel istismar suçunun ise hangi gerekçeyle olursa olsun affedilemeyeceği asla akıldan çıkarılmamalıdır.
-
- Devletin görevi, cinsel istismar suçlularını cezalandırmak ve bu suçların gerçekleşmesini önlemektir.
- EĞİTİM SEN olarak, çocuk istismarlarının üstünün kapatılmasına ve meşrulaştırılmasına izin vermedik, vermeyeceğiz. Evrensel çocuk haklarının ihlali yönündeki her tür müdahale karşısında çocukların sesine ses olmaya, çocuklara yönelik istismara karşı hem Çorum’da hem de ülke genelinde kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceğiz.
-
Not:Materyaller bsgmedya tarafından yerleştirilmiştir..
|