• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

NÖBETÇİ ECZANELER
ULUSAL GAZETELER

BASK Çorum İl Temsilcisi Hayati Çam, bugün başlayan toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde sendikaları uyardı:

‘EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI
YOKSULLUK SINIRININ
ÜZERİNDE OLMALI’

1 Ağustos 2019

BASK Çorum İl Temsilcisi Hayati Çam bir basın açıklaması yaparak; memur ve memur emeklileri için 1 Ağustos 2019 Perşembe günü başlayan toplu sözleşme görüşmelerine katılacak sendika ve  konfederasyonların, görüşmelerin ilk gününde ilk düğmeyi doğru iliklemelerini, aksi takdirde memurlarla emeklilerini hüsrana uğratacaklarını  söyledi.

Sendika ve konfederasyonların, kamu işvereni karşısında takılacak ortak tavır, ortak söylem ve ortak eylem konusunda birlikte hareket etmeleri ve görüşmelerin canlı  olarak yayınlaması gerektiğini ifade eden Hayati Çam, basın açıklamasında şöyle dedi:

“3 milyon 200 bin civarındaki memur ve 2 milyonu aşkın memur emeklisi; bir ve ilk kez olsun, konfederasyonlardan,  üyelerinin, memurların ve emeklilerinin hak ve çıkarları için ortak tavır, ortak söylem ve ortak eylem içinde olmalarını beklemektedir.

İktidar yanlısı sendikalar “iktidarı zora sokmamak” için, muhalefet partilerinin yandaşı sendikalar da “hükümetten bir şey almayalım, iktidar partisine kızgınlık artsın” yaklaşımı içinde olmaktan vaz geçerek güçlerini birleştirmelidir.

Aksi halde, toplu pazarlık masası toplu masal masası haline gelecektir.

 

SENDİKA VE KONFEDERASYONLARI UYARIYORUZ !

BASK olarak aşağıdaki hususlarda uyarmayı görev sayıyoruz:

Birinci olarak; toplu pazarlığın 2020-2021 dönemini kapsayacağı dikkate alınarak, öncelikle kazanılmış hakların korunacağına dair Hükümetten yazılı taahhüt alınmalı ve kamuoyuna açıklanarak muhtemel kayıpları önlenmelidir..

İkinci olarak; yetkili  sendika ve konfederasyonların Yasa gereği tekliflerini 1 hafta önce Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına teslim ettiklerine göre, kamu işvereninin toplu sözleşme masasına kendi teklifi ile gelmesi ve toplu pazarlığı başlatması gerekmektedir. Kamu işvereni kendi teklifi ile masaya gelmezse sendikalar masayı derhal terketmeli ve eylem planlarını uygulamaya koymalıdır.

 

KAPSAM DIŞINA ÇIKACAK
SENDİKALAR, MEMURU PEŞKEŞ
ÇEKECEK DEMEKTİR

Üçüncü olarak; 4688 sayılı Kanunun 28 inci maddesinde belirtilen toplu sözleşmenin kapsamı dışına çıkılmamasına dikkat edilmelidir.

Anılan maddede toplu sözleşme ana konuları  “kamu görevlilerine uygulanacak katsayı ve göstergeler, aylık ve ücretler, her türlü zam ve tazminatlar, ek ödeme, toplu sözleşme ikramiyesi, fazla çalışma ücreti, harcırah, ikramiye, doğum, ölüm ve aile yardımı ödenekleri, cenaze giderleri, yiyecek ve giyecek yardımları”  şeklinde belirlenmiştir.

Toplu sözleşmenin iki yıllık süre için imzalanacağı göz önüne alınacak olursa, yaklaşık 22 gün sürecek görüşmelerde öncelikle kapsamdaki 17 konunun pazarlığı yapılmalı, iki yıllık süreden (730 günden) geri kalacak   günlerde ise istenirse diğer konular her zaman konuşulabilir.

Kim ki kapsam dışına çıkarak, 17 başlığın dışındaki başka konuları gündeme taşırsa, memuru yine peşkeş çekecek, demektir.

Dördüncü olarak; görüşmelerin başında, hükümetten,  2019-2021Orta Vadeli Mali Planda 2020 yılı için % 9.8 ve 2021 yılı için % 6’lık enflasyon öngörüsünün toplu sözleşme görüşmelerinde bağlayıcı olmayacağını, toplu sözleşme görüşmelerinin özgür bir ortamda yapılacağının kamuoyuna deklere etmesi istenmelidir.

Bu dört konuda anlaşma sağlanamadığı takdirde tüm sendika ve konfederasyonlar diğer konulara geçmeden toplu pazarlık masasını terk ve boykot etmelidir.

 

YÜZDELİK ARTIŞ DEĞİL EN DÜŞÜK
MEMUR AYLIĞI BELİRLENMELİDİR

Artık, kapsamdaki konuları yüzdelik artışlara bağlamaktan Hükümet de sendikalar da vaz geçmelidir.

Memurların Devletin asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa etmekte olup, ikinci  veya kazanç getirici iş yapmaları yasaktır. Tek gelirleri aylıklarıdır.

Toplu pazarlığa en düşük memur aylığı hesabından başlanmalıdır. En düşük memur aylığının belirlenmesinde hem Hükümet hem de pazarlığı yürüten sendikalar açısından tarafların üzerinde uzlaşabileceği  veriler bulunmaktadır.

Bunlardan birincisi; memur yoksulluğudur.  MEB, ilköğretim ve orta öğretim bursluluk sınavına başvurabilmek için 4 kişilik bir ailenin  aylık gelirinin 4.493 TL’den az olmasını şart koşmaktadır. Devlet aylık hane geliri 4.493 TL’den düşük olanları YOKSUL ilan etmektedir. Devletimiz memurunu YOKSUL koymayacağına göre, bursluluk sınavına başvuru sınırı en düşük memur aylığı sınırı olarak masaya konmalıdır.

İkinci olarak; masayla oturacak konfederasyonlardan Memur-Sen 4 kişilik bir ailenin Haziran ayı yoksulluk sınırını 6.565 TL, Kamu-Sen ise 6.675 TL olarak açıklamıştır. Her iki konfederasyon üyelerinin yoksulluk sınırı altında aylık almasına rıza göstermeleri düşünülemez. Kendi açıkladığı yoksulluk sınırı altında bir rakama imza atmak memuru peşkeş çekmektir, sarı sendikacılıktır.

 

MEMURLAR, İKRAMİYE BEKLİYOR

Toplu sözleşme kapsamındaki en temel başlıklardan biri olan İKRAMİYE konusu, 17 yıllık toplu pazarlık döneminde hiçbir şekilde gündeme getirilmemiş, pazarlık masasına taşınmamıştır.

Kanun ve toplu sözleşme kapsamında olmasına rağmen ikramiye konusunun pazarlıklarda yer almaması sadece bir beceriksizlik ve basiretsizlik değil memurlara da ihanet olacaktır.

Ne pahasına olursa olsun bu toplu sözleşmede, memurların ikramiye hakkı, pazarlığın “olmazsa olmaz”ı olmalı, memurlara ikramiye konusu çözüme kavuşturulmalıdır.

Yukarıdaki ilkeler çerçevesinde yürütülmesi halinde toplu sözleşme görüşmelerinde masaya oturan sendika ve konfederasyonları BASK olarak tüm gücümüzle destekleyeceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz.” /BSGMEDYA

 




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

BİR KİTAP

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI