• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

NÖBETÇİ ECZANELER
ULUSAL GAZETELER

BASK Çorum İl Temsilcisi Hayati Çam, memurlara da yasal hakları olan ikramiyenin verilmesini istedi


İKRAMİYE MEMURLARIN
YASAL HAKKIDIR

 

 

7 Mayıs 2018
BASK Çorum İl Temsilcisi Hayati Çam, Nisan ayı enflasyon oranının açıklanması nedeniyle yaptığı basın açıklamasında; Nisan enflasyonunun memur ve emeklilerini alacaklı hale getirdiğini belirterek Ocak ayında yapılan % 5,69 oranındaki artışın % 82’lik kısmının geri alındığını belirtti.

Emeklilere 1.000 TL tutarında bayram ikramiyesi verilmesinin memnuniyet verici olduğunu ifade eden Hayati Çam, memurlara da yasal hakları olan ikramiyenin verilmesini istedi.

Çam konuya ilişkin yaptığı açıklamasına şunları söyledi:

“TÜİK tarafından açıklanan rakamlara göre Nisan ayı tüketici enflasyonu (TÜFE) bir önceki aya göre % 1,87, Aralık ayına göre ise % 4,69  oranında artmıştır.

Mevsimsel etki bahanesiyle gıda gurubunda (-0,21) oranında düşüşe rağmen TÜİK’in enflasyon açıklaması, trendin yükseldiğini göstermektedir.

 

AYLIKLARDA ERİME % 82,
ENFLASYON ALACAĞI % 0,69

Memur ve emeklilerine 2018  Ocak ayında bir önceki 6 aylık dilimdeki enflasyon farkıyla birlikte yapılan % 5, 69 oranındaki artışın % 82’lik kısmı yılın ilk dört ayında erimiştir.

2018 yılının ilk 6 ayı için toplu sözleşme gereği yapılan % 4’lük artışın ise tamamı geri alındığı gibi, ikinci döneme iki ay kala memur ve emekliler % 0,69 alacaklı hale gelmiştir. Anlaşılan Memur ve emekliler cepten yemeye devam edeceklerdir.

BASK/AR-GE Birimi tarafından yapılan araştırmaya göre; TÜİK’in açıkladığı Nisan ayı enflasyon oranı, evli, eşi çalışmayan, 2 çocuklu  memurlar üzerinden değerlendirildiğinde durumun özeti şudur:

12/1 derece ve kadrodaki bir hizmetlinin aylığında, Ocak ayında 2018 yılının ilk altı ayında geçerli olmak üzere toplamda  % 5,69 oranındaki artışın karşılığı olarak aylık 157,82 TL artış yapılmış olmasına rağmen Nisan ayı enflasyonu ile  bu miktarın 137,48 TL’lik kısmı erimiştir.

Aynı şekilde; 9/1 derece ve kadrodaki bir memurun aylığında Ocak ayı artışı 167,91 TL iken Nisan ayı enflasyon kaybı 146,28,  7/1 derece ve kadrodaki bir öğretmenin aylığında Ocak ayı artışı 188,17  TL iken Nisan ayı kaybı 163,92 TL,  8/3 derece ve kadrodaki  bir pratisyen doktorun aylığında Ocak ayı artışı 263,9 TL iken Nisan ayı kaybı 229,90 TL,  12/3 derece ve kadrodaki  bir hemşirenin aylığında Ocak ayı artışı 182,59 TL iken Nisan ayı kaybı 159,07, TL ve  1/4 derece ve kadrodaki  bir mühendisin (büro) aylığında Ocak ayı artışı 279,27  TL iken Nisan ayı kaybı 243,28 TL olmuştur.

Asgari ücret ile çalışanlarda yılın ilk dört aylık kaybı, Ocak ayında alınan artışın % 38’i oranındadır.

Ücretinden başka geliri olmayanlar için temel harcama kalemleri gıda, sağlık, konut ve ev eşyası harcamalarıdır. Toplam harcamanın yaklaşık yarısına karşılık gelen bu 4 kalem harcamada, % 4,69 olan yılın ilk dört aylık genel ortalama artış; gıdada % 5,84, sağlıkta % 7,54 ve ev eşyasında  % 6,71 oranı ile genel ortalamanın üzerinde,     konut harcama gurubunda ise  % 4,64  oranı ile baş başadır.

 

TÜM MEMUR VE EMEKLİLER
YOKSULLUK SINIRI
ALTINDA YAŞIYOR

Düzenli olarak yapılan açlık ve yoksulluk sınırı araştırmaları memurların tamamına yakınını yoksulluk sınırı altında aylık aldığını göstermektedir.

Türk-İş tarafından Nisan ayında yapılan araştırmaya göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 1.680 TL, yoksulluk sınırı ise 5.473 TL’dir. Bu durumda daire başkanı ve üzeri üst düzey yöneticiler çok az sayıdaki memurlar hariç tüm memurlar yoksulluk sınırı altında aylık almaktadır.

İşin ibret verici yanı ise; Hükümet ile toplu sözleşme imzalayan ve mevcut utanç tablosunun yegane sorumlusu olan Memur-Sen’in Mart  ayı araştırmalarında 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının  1.871 TL ve yoksulluk sınırının 5.229 TL olarak hesap edilmesidir. Memur-Sen’in açıkladığı açlık ve yoksulluk rakamları, imzaladığı sözleşme hükümleri ile alay etmektedir.

 

İKRAMİYE MEMURLARIN
YASAL HAKKIDIR

Hükumetin emeklilere yılda iki kez 1.000 TL tutarında ikramiye vermeyi kararlaştırması memnuniyet vericidir.

Ancak memurların, üvey evlatmışçasına kapsam dışında tutulmaları ve ikramiyeden mahrum bırakılmaları kabul edilemez. Yasa tasarısına memurların ikramiye hakkı da eklenmelidir.

İkramiye 4688 sayılı Yasanın 28 inci maddesi gereği memurların yasal hakkıdır. 16 yıldır, sözde yetkili sendikalar tarafından iktidarlara peşkeş olması bu hakkı ortadan kaldırmaz. 

Ancak iktidarların, sözde yetkili sendikaların beceriksizlik ve vurdumduymazlıklarını fırsata dönüştürmesi ve memurlara ikramiye vermemesi adalet ve eşitlik ilkesi ile bağdaşmamaktadır.

Devlet, zaten kamuda çalışan işçilere her yıl 2 tam (26 günlük ücret toplamı) ve 4 yarım (13 günlük ücret toplamı) ikramiye yanısıra “Denge Ödeneği” adı altında ve 750 TL tutarında 7. ikramiye vermektedir.

Kadroya geçen taşeron işçilerinin de 6772 sayılı Yasa ile imzaladıkları toplu sözleşme kapsamında ikramiye hakları vardır.

İkramiye alamayan sadece memurlardır.

Yasanın açık hükmüne rağmen 1 kuruşluk bir ikramiye bile alamayan memurlar, diğer sembolik ikramiyelerinin yanı sıra geçici işçilikten kadroya geçen taşeron işçilerinin bile,   her yıl alacakları 52 günlük ikramiyeye imrenir hale gelmişlerdir.

Bu nedenlerle, Hükümetin üvey evlat muamelesi yapmaktan vazgeçerek memurlara seyyanen birer maaşları tutarında ikramiye vermesi şarttır. /BSGMEDYA




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

BİR KİTAP

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI